Saçların Çıkmaması

Uygulanan operasyon sonrası ekilen saçlarda meydana gelen şok dökülme sonrası çıkmanın başlaması üç ay alırken, sonuç sekiz ay bir yılda görülür. Ekilen saçların çıkmaması hasta açısından çok travmatik bir problem olacaktır.

En önemli neden operasyonun ehli ellerde yapılmamasıdır. Sağlık bakanlığınca ruhsatlandırılmamış yerlerde, tıp ve cerrahi eğitimi almamış kişiler tarafından yapılan ekimlerde sağlıklı sonuçlar beklenmesi çok gerçekçi olmayacaktır.

Saçların çıkmaması ilk üç ay görülmektedir.Çok büyük alanlara, gerçekçi olmayan sözler verilerek, gerekli greft sayısına ulaşamayan ekimler sonuçta seyrek olacaktır. Söz verilen beklentileri karşılanmayan hastalar bu durumu ekilen saçların çıkmaması olarak yorumlayabilir.

Travmatik cerrahi kurallara uyulmaması yine köklere zarar vererek ekilen saçların çıkmasını engeller. Lokal yara iyileşmesi problemleri olan bölgelerde nadiren de olsa o bölgelerde lokal olarak saç çıkmayabilir.

Saç ekilecek alandaki saçlar tamamen dökülmüş ise deride incelme ve dolaşımda azalma görülebilir. Yine sıgara içen bireylerde damarlarda daralma ve dolaşımda artan karbonmonoksit nedeni ile saçlı deri dolaşımı, dolayısı ile saç köklerine giden oksijen azalmakta, bu da ortamdaki dihidrotestesteron sevilerini arttırmaktadır.

Bilindiği gibi DHT nin özelliklerinden biri de saçları dökmesidir. Özellikle bu tür ekimlerde dolaşımı arttırarak saçların çıkma süresini kısaltmak için lokal dolaşımı arttıran spreyler önerilebilir. Dolaşımın artması deride testesteron-dihidrotestesteron dönüşümünü de azaltacak, saçları DHT nin olumsuz etkilerinden koruyacaktır.

Şeker ya da tiroid bezi rahatsızlıkları gibi sistemik hastalıkları olan hastaların ekim sonrasındaki süreçte tedavilerine dikkat etmeleri, şeker hastası iseler diyetlerine uymaları, ilaçlarını aksatmamaları ve açlık kan şekeri ve tiroid hormonu gibi değerlerini normal seviyelerde tutmaları yine bu süreci kısaltacaktır.

Demir eksikliği yine normalde saç dökülmesine yol açmaktadır. Dolayısı ile eğer ekim hastasında demir eksikliği var ise tedavi edilmelidir.

Bir yaranın iyileşmesinde en uzun dönem remodelizasyon dönemidir. Bu dönemde yara iyileşmesinin ilk aşamalarında üretilmiş olan kolojen molekülleri, üzerlerine düşen stres kuvvetlerinin etkisi şekil değiştirerek bulundukları anatomik bölgeye uyum sağlarlar. Bu süreç ortalama bir yıl devam etmektedir. Dolayısı ile ekim sonrasındaki görünüm devamlı değişmekte ve ortalama bir yıl sonra gerçek doğal halini almaktadır.

    Doktora Sorun